2 Ocak 2011 Pazar

Gündeme Madde İlavesi Talebimizi Yönetime İlettik

Sayın üyeler

Önümüzdeki günlerde yapılacak olağan toplantıda görüşülmek üzere bütün üyelerin yararına olacağını düşündüğümüz konularda gündeme madde ilavesi talebimizi yönetime noter kanalıyla iletmiş bulunuyoruz. Aşağıda bu maddeleri ve neden bunu istediğimizi anlatan bir yazıyı bulacaksınız.

Artık gerçek çıkış yollarını konuşmanın zamanı gelmiştir. Çünkü 2003 yılından bu yana yönetimde bulunanların gerçek yüzü ve gerçek amaçları ortaya çıkmıştır.

Önümüzde yapılacak bu olağan toplantıyı iyi değerlendirmeliyiz. Aşağıda önce gündeme madde ilavesi talebimizi bulacaksınız.

Umuyoruz ki tüm üyeler bu toplantıya gelir ve kooperatifin problemlerine çözümler konuşulur ve çözüm yolları bulunur. Saygılarımızla.

İHTAR EDENLER: 1- Kendine asaleten Zübeyde Yılmaz ve Ali Yılmaz’a vekaleten Mehmet Kadri          Korkmaz, 2- Ayşe Semra Korkmaz 3- Nihan Korkmaz
Yokuşbaşı Mah. 2221 Sok. 1/77 (Albatros Sitesi 77) Bodrum

S.S.GÜMÜŞLÜK BURÇİN KONUT YAPI KOOPERATİFİ YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞINA
Bitez Köyiçi 37/7 Bitez /Bodrum

Önümüzdeki günlerde -2011 yılı haziran sonuna kadar yapılması gereken- 2010 yılı çalışmaları ile ilgili olağan genel kurul toplantısında görüşülmek üzere aşağıdaki maddelerin gündeme ilave edilmesini Kooperatifler Kanununun 44, 45ve 46 ncı maddeleri gereğince azınlık olarak talep ediyoruz. Gereğini rica ederiz.
Azınlık Ortaklar
Mehmet Kadri Korkmaz-Ayşe Semra Korkmaz-Nihan Korkmaz-Zübeyde Yılmaz-Ali Yılmaz

Gündeme İlave Edilmesini İstediğimiz Maddeler.
1- Üyelere kura sonucu belirlenen evlerinin kat irtifak tapularının verilmesi konusunda görüşme açılması ve karara bağlanması.

2- 27.06.2004 toplantısından bu yana birikmiş aidat borçlarının ve faizlerinin silinmesi, söz konusu tarihten bu yana aidat ödemiş olan üyelerin ödediklerinin bu tarihten sonra belirlenecek aidat ödentilerine sayılması konularının görüşülerek karara bağlanması.

3- Kooperatifimiz mevcut durumunun irdelenmesi, bu günden itibaren neler yapılabilineceğinin görüşmeye açılması,
a) Fesih ve geri alma davasının durumu,
b) İnşaatlarımızdaki ayıpların tespiti çalışmaları,
c) Müteahhit Seyit Doğan’ın işe devam edip edemeyeceği konusunda kendisinden cevap alınması için yapılması gerekenlerin neler olabileceği,
d) Müteahhit Seyit Doğan’ın inşaatları yapmaya devam edecekse nasıl bir teminat vereceği konusunda karar alınması
e) Ayıplar içinde proje ölçülerine göre yapılmayan kolon ve kirişlerin normal ölçülerine getirilmesi için ne gibi işlem yapılacağı.
f) Yıkılıp yeniden yapılması gereken binaların tespiti ile bunların ne zaman yıkılıp yapılacağı.
g) Müteahhit firmayla mutabakat sağlanarak sözleşmenin feshi halinde inşaatların banka kredisiyle bitirilmesi için bankalarla temasa geçilmesi ve kredi olanaklarının araştırılması

4- İnşaatlarımızı yapmayı taahhüt eden fakat imar planına ve projesine aykırı ve eksik malzeme ile yaptığı ayıplı inşaatlar nedeniyle müteahhit firma yetkilisi Seyit Doğan hakkında suç duyurusunda bulunulması konusunda görüşme açılması ve karar alınması.

5- İnşaatlarımızı yapamayacağı anlaşılan müteahhit firma ile süregelen davada, bu güne kadar ortaya sürülmeyen imar planına aykırı imalatların (kolon ve kirişlerin ölçülerinde yapılmamış olmalarını) duruşmada öne sürülmesi ve bilirkişilerin bu yönde inceleme yapmaları konusunda mahkemeden talepte bulunulması konusunun karara bağlanması.

6- Bu güne kadar bu yönde bir suç duyurusunda bulunmayan yönetim kurulu hakkında kooperatife vermiş oldukları zararlar ihtimali nedeniyle zararın tespiti ve sorumluluk davasnın açılması için görüşme açılması ve karar alınması.

Sayın üyeler

Kooperatifimizin 2010 yılı çalışmalarıyla ilgili genel kurul toplantısı 2011 yılının haziran ayı sonuna kadar kanun gereği yapılacak.

Bildiğiniz gibi toplantıdan - toplantıya kadar hiçbir şey yapılmıyor. Yöneticiler çözüm üretmek için hiçbir şey yapmıyor. Böyle beklersek, bu on yıl daha sürebilir. Yönetim de zaten bunu yapmak istiyor. Zaman geçsin evler yapılmış yapılmamış önemli değil. Bunu genel kurul toplantılarının gündemlerinden görüyoruz. Hazırlanan gündemlerin beş maddesi zaten olağan toplantının maddeleri. divan seçimi, yönetim kurulu raporunun okunması denetim kurulu raporunun okunması gelir gider tablosunun okunması ibra ve seçim. Geriye yönetimin üyeleri germek için gündeme koyduğu bir veya iki madde. Bu yalancı maddeler de ölümü gösterip sıtmaya razı etme maddeleri. İşte her üyeden 300 veya 500 TL toplayalım inşaatları tamamlayalım. Sonra 75 TL aidatlara razı olmalar. Sonuç, değişen hiçbir şey yok.

Yönetim bir şey yapmak niyetinde değil. Neden? Çünkü müteahhitle işbirliği yapılmış, Müteahhitin üzerine gidemiyorlar. Yoksa müteahhit bunların işbirliğini açıklar ve üyeler bütün gerçekleri öğrenir. Toplantılarda artık çoğunluğu sağlayamazlar.

Aslında her şey ortada. 2003 yılından bu yana görevde olan yönetimlerin tamamı bir çete gibi hareket etmekte ve üyeleri planlı bir şekilde aldatmaktadırlar.

Toplantılarda yönetimin savunduğu şeyi denetim destekliyor. 2009 da yönetim değişiyor. Yöneticiler denetici  oluyor. Deneticiler yöneticiliğe terfi ediyorlar. Üyeleri aldatma işleri aynen devam ediyor.

Yedi senedir çözümsüz gündem maddeleri ve boşa toplanmalar. Artık her üyenin bu tezgahı görmesi lazım. Osman Nuri Aktaş, Ali Saim Yapıcı önderliğinde yapılan bu aldatma olayının diğer oyuncuları da Fikret Haytabay, Vecihi Olut, Burhanettin Türel, Hüma Kaplan ve Feride Çubukçu dur. Yönetime geldikleri 2003 yılından bu yana bir arpa boyu yol gidecek kadar iş yapmamışlardır. Yaptıkları ayıplı ve işe yaramayan inşaatlardır. Hepsi yıkılmaya mahkumdur.

Arkadaşlar artık bu duruma çözüm bulma zamanı gelmiştir.

Sizlere önümüzde yapılması gereken olağan toplantıda görüşülmek üzere bazı konuların gündeme konulması için talepte bulunduğumuz ihtarnameden bir örnek gönderiyoruz. Sorunlarımıza çözüm bulmaya yönelik konuları konuşalım. Bizim sorunlarımızı, nasıl çözeceğimizi konuşmalıyız.

Yönetimlerin kendilerini kurtarmak için yaptıkları açıklamalara aldanmayalım. İnşaatların halini görüyorsunuz. Yöneticiler sizlere hiçbir zaman gerçeği anlatmadılar.

Artık evlerin tapusunu üzerimize alalım.
Borçları silelim.
Aidat ödeyenlerin ödediklerini önümüzdeki aylara sayalım.
Evlerimizi oturulmayacak şekilde yapan müteahhitten kısa zamanda kurtulmanın yollarını arayalım.

Bir çete gibi çalışan yöneticiler ve deneticiler bu müteahhitten kurtulmanın yolunu çok iyi bildikleri halde bu yola gitmemişlerdir. Çünkü müteahhitle menfaat birliği yapmışlardır. Bu yola gidemezler. Bu yüzden Fesih davamız bir türlü bitmemektedir.

Gerçekten çözüme ulaşmak için yönetim kuruluna 15 Aralık 2010 günü azınlık üyeler olarak gündeme madde ilavesi ihtarnamesi gönderdik. Bu ihtarname örneğini bu mektubun ekinde bulacaksınız. Bu gündem maddelerinin görüşülmesi bizi gerçeğe ve amacımıza daha çabuk götürecektir. Bunu hepimizin istediğini düşünüyorum.

Gündemdeki maddeleri irdelediğimizde elde edeceğimiz faydalar ve neticeler şunlar olacak kanaatindeyiz.

1- Üyelere kat irtifak tapularının verilmesiyle, herkesin kendi evine sahip çıkması ve mülkiyet hakkından faydalanma imkanına kavuşması sözkonusu olacaktır. Örneğin biz azınlık üyeler tapularımızı bankaya teminat göstererek nakit kredisi almayı ve oto kiralama şirketi kurmayı düşünüyoruz. Burada amacımız kredi almaktan çok kredi imkanının hazır olmasını amaçlıyoruz. Her ortağın bu tür ihtiyaçları olabilir.

2-Birikmiş aidat borçlarının silinmesi ve aidat ödemiş olanların ödediklerinin gelecek aylara sayılmasını önermemizin nedeni, eski ve yeni yönetim ve denetim kurulu üyelerinin hiç birinin geçen bu 7 senede hiçbir görev yapmadan üyeleri aldatarak sadece kendi maaşları için ve kendilerini kurtarmak için, aidat toplamış olmalarıdır. Avukat için para toplamışlardır. Toplanan paraların üyelere bir yararı olmamıştır.

Üyelere gerçekleri anlatmadıkları ve sakladıkları için haksızdırlar. Gerçekten iş yapmak için değil kendilerini avukata savundurmak için para toplamışlardır. Bu nedenle aldıkları paraları iade etmelidirler. Etmezlerse de mahkeme kararıyla iade edeceklerdir. Bu konuda sorumluluk davası açılmıştır. Uzlaşmak istiyorlarsa önce aldıklarını iade etmelidirler. İşte bu nedenle hiçbir iş yapılmadan toplanan paralar gelecek için ödenmiş sayılmalı aidat ödemeyenler de bundan sonra diğerlerinin ödediklerine eşitleninceye kadar ödemeye başlamalıdırlar.

3- 3a. Fesih ve geri alma davasının görüşülmesi: Yönetim davanın hangi aşamada olduğunu ve bu güne kadar ne yapıldığını üyelere anlatmalıdır. Kooperatif avukatı bu konuda bizi aydınlatmalıdır. Şimdi dava hangi aşamadadır. Mahkemeden ne istenmiştir. Mahkemeye gerçekler anlatılmış mıdır? Bilirkişlerden alınan rapor gerçeği yansıtmakta mıdır? Yoksa müteahhidi kurtarmak için verilen bir bilirkişi raporu mudur? Daha öncede söylemiştim bilirkişi raporunda ayıplardan bahsedilmemektedir. Müteahhit kaç liralık iş yapmış, biz kaç liralık arsa vermişiz. Bunun raporudur. Tamamen aldatma amacıyla istenen bir rapordur. Üyeler de aldanmışlardır. Oysa yapılan inşaatlar ayıplıdır. Projesindeki kolon ve kiriş ölçülerine uygun değildir. Malzemeden %25 çalınmıştır. Ayrıca kullanılan malzeme teknik şartnameye uygun malzeme değildir. Fesih davasının her aşaması üyelere tam olarak anlatılmalıdır.

3b maddesinde: Toplantıda görüşülmek üzere herkes kendi evinin ayıplarını tespit etmeli ve ortaya koymalıdır. Bu ayıplardan müteahhit sorumludur ama bu binalar yapılırken betonlar dökülürken görevde olan yönetim ve denetim kurulu üyeleri de sorumludur. Bunlar sorumlu yönetimlerden sorulmalıdır. Ve bütün ayıplar genel kurul tutanaklarına üyelerin şikayeti olarak yazılmalı ve mevcut durum tespit edilmelidir. Her üyenin kendi evinin ayıplarını tespit ettirmesi ve kayıtlara geçirmesi gelecek için çok önemlidir.

3c maddesinde müteahhit Seyit Doğan’ın bu işi yapamayacağı kesin olarak genel kurul raporuyla tespit edilmeli bizi aldatan ve sözleşme şartlarına uymayan müteahhit olarak güvenilmez olduğu genel kurul tutanaklarına yazılmalıdır. Ayrıca müteahhitten bir cevap alabilmek için hangi yollar denenmelidir. Bizim yöneticiler müteahhitle menfaat birliği yaptıkları için gerçekleri aslında bilmektedirler. Müteahhit bundan sonra ne yapmak istiyor bilmektedirler. Bu er geç ortaya çıkacaktır.

3d maddesinde müteahhit Seyit Doğan’ın inşaatları yapıp yapmama kararını öğrenmek durumundayız. İnşaatları yapmayı düşünüyorsa ne kadar zamanda yapabilir, Gecikmelerden doğan tazminatları nasıl karşılayacak, İnşaatları yapmaya devam edecekse nasıl bir teminat verecek, bu noterden sözleşmeyle tespit edilmelidir. Aslında bu iki maddenin görüşülmesi neticesinde müteahhitin bundan sonra bu işi yapamayacağı tespit edilecektir. Bunun için müteahhidin iflası istenmelidir. Müteahhidin iflas ettiği tespit edilirse işi yapamayacağı da kesin olarak ortaya çıkmış olur.

3e maddesi çok önemli bir maddedir. Bu kooperatifi ayıplı inşaatlar nedeniyle müteahhitten kurtaracak en önemli maddedir. Bu ayıplar nedeniyle inşaatların yıkılıp yeniden yapılması gerekmektedir. Kiriş ve kolonların ölçülerinden eksik yapılması hem imar planına telafisi imkansız aykırılıktır hem de hırsızlıktır. İşte Mahkemeden istenecek tespit bu olmalıdır. Bu konuda mahkemeden hiçbir şey istenmemiştir. Neden istenmemiştir. Ve halen neden istenmemektedir. Üstelik bu konuda elimizde belediyenin tespiti de vardır.

3f maddesinde, ayıplar nedeniyle yıkılıp yeniden yapılması gereken binalar tek tek tespit edilmeli ve genel kurul tutanaklarına yazılmalıdır. Bunun için gerekirse uzman kişilere yaptırılacak tespit raporu mahkemeye de ibraz edilmelidir. Bu uzman raporu mahkemede bizi müteahhitten kurtaracak rapor olacaktır. Aslında neticeye gitmek isteyen yönetim bunu çoktan yapardı. Geçmişte dava açmadan önce yönetim uzman kişilerden aldığı raporla müteahhitin kaç liralık iş yaptığını tespit ettirmişti. İşe yaramayan rapora 1250 TL ödenmişti.

3g maddesinin görüşülmesinden amaç, müteahhit firmayla belirli şartlarda mutabakat sağlanarak fesih davasında karşılıklı olarak anlaşmak ve ibralaşmak imkanının araştırılmasıdır. Belirli şartlarda sağlanacak mutabakat zaman bakımından her iki tarafında yararına olur. Böyle bir mutabakatın sağlanması halinde inşaatları nasıl yapacağımız veya tamamlayacağımız konusunda, yapacağımız çalışmaları konuşmalı ve karara bağlamalıyız. Bunların içinde banka kredilerinden yararlamamız imkanı vardır. Bu konuyu da değerlendirmek inşaatları üyeleri zorlamadan kısa zamanda bitirmek mümkün olabilir. Ayrıca üst parselde devredilmemiş arsalarımız da inşaatlarımızı yapmamıza yardımcı olacaktır.

MÜTEAHHİTTEN İFLAS VEYA MUTABAKAT YOLUYLA KURTULMADAN İNŞATLARI ŞÖYLE VEYA BÖYLE TAMAMLAMAYA ÇALIŞMAK AYIPLARI KABUL ETMEK ANLAMINA GELİR VE MÜTEAHHİT O ZAMAN BİZDEN ALACAKLI OLUR.

Yani yaptığının karşılığını ister.

Aslında yaptığı işe yaramaz kalitesiz beton yığınıdır.

Deprem yönetmeliğine ve projesine aykırı yapıldığından bir değeri yoktur.

Dolayısıyla da bizden herhangi bir alacağı da yoktur.

İnşaat kalitesinden ve malzemesinden çaldığından taahhüdünü sadakat bakımından yerine getirmemiştir.

Suçludur.

4- Müteahhitle mutabakat sağlanamaması durumunda kanunen hakkımız olan her yol denenmelidir. Bunun içinde müteahhit için suç duyurusu da vardır. Müteahhit İmar mevzuatına aykırı imalat yapmıştır. TCK ya göre suçludur. Kooperatife zarar vermiştir. Zararın tazmini yoluna gidilmelidir. Bu konuda tazminat davaları işleme konulmalıdır.

5- Fesih davasında imar mevzuatına aykırı imalatlar mahkemeye arz edilmeli ve telafisinin mümkün olmadığı anlatılmalıdır. Uzman kişilere yaptırılacak tespitler mahkemeyi ve bilirkişileri doğru karar vermeye zorlayacaktır.

6- 20.06.2010 tarihinde yapılan genel kurulda üyeleri aldatmak için gündem hazırlayan ve toplantıda üyeleri aldatan, ayrıca kooperatife ve üyelere zarar veren yönetim kurulu üyeleri hakkında ve imar mevzuatına aykırı ayıplı inşaat yapan müteahhit hakkında suç duyurusunda bulunmayan dolayısıyla kooperatife ve üyelere zarar veren yönetim kurulu üyeleri hakkında sorumluluk davası açılması konusu görüşülmelidir.

18.12.2010 Azınlık üyeler