14 Eylül 2012 Cuma

Fesih Davasında Son Durum

Sayın Üyeler

Fesih davasında son durum: Dosya Belediyeden gelen yazı sonucunda bilirkişiye gitti. 12.09.2012 tarihinde yapılan duruşmada, 12.12.2012 tarihine yeni duruşma günü verildi.

Yapmış olduğum incelemeler sonucunda Seyit Doğan 'ın şirketi ortada yok. Ankara Ticaret Odası kaydını ve Cumhuriyet Vergi Dairesi mükellefiyetini silmiş. Yani şirket infisah halinde ( Dağılmış durumda) Daha açığı, Şirketin Ticaret Odasına birikmiş borçları var ve hiç uğramıyor. Sicilde kayıtlı bir adresi olmasına rağmen gerçek adresi belli değil.  Bulunamıyor. Vergi Dairesine de uzun zamandan beri beyanname filan vermiyor. Vergi dairesi şirketi bilinen adresinde bulamamış ve mükellefiyetini silmiş.  Ayrıca Seyit Doğan da yetkisiz kalmış. 10 yıllık müdürlüğü bitmiş ve üç yıldan fazla zamandır avukatlarının vekilliği düşmüş durumda.  Avukatın 3 yıldan beri yaptığı savunmalar geçersiz. Bizim yönetim bu konuda uyuyor mu dersiniz. Davayı 5 yıl öncesinden kazanmalıydık. Bu müteahhitle işimiz çoktan bitmeliydi.  Hala size verilen eziyeti görmüyor musunuz. Avukatlara da boş yere para verildiğini de burada görebilirsiniz. Paralarınızın çarçur edildiğini görünüz. 5 yıl önce bitmesi gereken davaya halen avukat parası ödüyoruz.  

Belediyenin mahkemeye yazdığı yazıda bazı cümleleri size söylenen yalanlar açısından aşağıya yazıyorum.
  • 1- İnşaatlar beş yıl içinde bitirilmediği için inşaat ruhsatı hükümsüz kalmış bu nedenle 28/01/2009 tarihinde inşaatlar mühürlenmiştir.
  • 2- Bu yapılar hakkında yeniden ruhsat alma tarihinde yürürlükte bulunan plan ve mevzuat hükümleri uygulanır.
  • 3- Güncel mevzuata göre yeniden İnşaat ruhsatı alınacaktır.
  • 4-Mevcut yapılar projesinden büyük ve yan bahçe mesafeleri 3 m den az olduğundan yeniden ruhsatlandırılması mümkün değildir. ( Yani yıkılacaktır)
  • 5- 2392 parseldeki binaların (kooperatife ait binaların)  deprem yönetmeliğinin hükümlerine uygunluk sağlanması (kiriş ve kolon ölçülerinin) ve beton dayanıklılığının deprem yönetmeliğindeki ölçülere uygunluk sağlaması gerekmektedir.
  • 6-Bilirkişi raporlarında da sabit olan temeller altındaki toprağın boşalması nedeniyle temel sistemi boşlukta kalan taşıyıcı sistemdeki oynamalar nedeniyle taşıyıcı sistemlerinde hasar oluşan binaların belirlenmesi gerekmektedir. (aslında bellidir) yıkılacaktır veya güçlendirilecektir. İstinat duvarı projesi gerekecektir.
  • 7- Arıtma tesisi yapılmalıdır. Havuz için gerekli projeler yapılmalıdır
  • 8- "Tüm eksikliklerin giderilmesi, yapının ruhsata bağlanması, ayıplı imalatların kaldırılması Deprem Yönetmeliği kapsamında hazırlanacak güçlendirme prolelerine uygun olarak tadilatın tamamlanması, yapı kullanma izin belgesi için ilgili mevzuat gereği talep edilen yazımız eki evrakların belediyemize teslim edilmesi, yapı kullanma izin belgesine 2012 yılında başvurulması durumunda 2604 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu gereğince düzenlenerek 02.11.2011 tarihli ve 57 numaralı meclis kararı ile kabul edilen 2012 yılı ücret vergi ve harç tarifesine göre belirlenen harçların ve yapılardaki projeye aykırılıkların tam olarak incelenmesi sonrasında 3194 sayılı İmar Kanunu 42 maddesi gereğince düzenlenecek para cezasının tahsilinin yapı kullanma izni başvurusunda cezalı harç olarak tahsilinden sonra yapı kullanma izin belgesi düzenlenebilecektir".


30 Ağustos 2012 Perşembe

Seyit Doğan'ın Yargılanacağı Davada Duruşma Günü Belirlendi.

Bildiğiniz gibi Ramazan Bayramından hemen önce Seyit Doğan hakkında Bodrum 1.Asliye Ceza Mahkemesinde "İmar Kirliliğine Neden Olmak" suçlamasıyla yeniden dava açılmıştı. (2012/824E). Bu davada ilk duruşma 29/11/2012 günü yapılacak.

Bu arada Osman ve Vecihi ve Fikret'in yargılandığı iftira davasına 09.10.2012 tarihinde,

Müteahhitle Kooperatif arasındaki fesih davasına 12.09.2012 tarihinde devam edilecek.

Sağlıkla hoşkalın.

"Yalancının mumu yatsıya kadar."

Osman, Vecihi, Fikret hakkında Yeni Ceza Davası Açıldı

Sayın kooperatif arkadaşlarım.

2009 yılında yapmış olduğumuz şikayet üzerine tamamlanan soruşturmadan sonra müteahhitle işbirliği yapan Osman, Vecihi ve Fikret hakkında Kooperatifler Kanununa Muhalefet ve Görevi Kötüye Kullanma nedeniyle ceza davası açıldı.

İddianamenin incelenmesi sonucunda açılan dava Bodrum 1. Sulh Ceza Mahkemesinde görülecek. Henüz duruşma günü belirlenmeyen davada inşaatların neden ayıplı yapıldığının görülmediği sorulacak. Birinin İnşaat Mühendisi, Birinin Mimar ve de diğerinin Elektrik Yüksek Mühendisi olduğu yönetim kurulu üyeleri ayıpları görmemiş olabilirler mi? Ayıplı inşaat yapan Seyit Doğan'ı neden uyarmadıkları ve savcılığa neden suç duyurusunda bulunmadıkları ve  Bodrum 1. ASCZ mahkemesinde görülen davada Bilirkişi Ekrem Kılıç'tan gerçeğe aykırı raporu nasıl aldıkları sorulacak. Bu davada Ekrem Kılıç muhtemelen tanık olarak dinlenecek. O da düzenlemiş olduğu raporunun İmar Mevzuatına ve Deprem Yönetmeliğine nasıl uygun yapıldığını anlatacak.

Sağlıkla hoşkalın.

"Yalancının mumu yatsıya kadar."


22 Ağustos 2012 Çarşamba

Müteahhit Firma Yetkilisi Seyit Doğan Hakkında Ceza Davası Açıldı

Azınlık olarak yapmış olduğumuz şikayet üzerine yapılan soruşturma sonucunda inşaatlarımızı ayıplı yapan firma yetkilisi Seyit Doğan hakkında "İmar Kirliliğine Neden Olmak" suçundan dava açıldı.

Bu suçlamayla TUS görevlisi Mehmet Salih Azaklı'nın şikayeti üzerine dava açılmış fakat, Ali Saim Yaşlı adlı avukatımızın ayıplı yapı yapılmadı savunmaları üzerine ve bilirkişi Ekrem Kılıç'ın raporu üzerine dava beratla sonuçlanmış, temyiz itirazlarımız üzerine Yargtay'a giden dosya zaman aşımından düşmüştü.

Böylece görevini kötüye kullanan yönetim kurulu üyeleri (Osman Nuri Aktaş, Vecihi Olut ve Fikret Haytabay) ve Seyit Doğan ceza almaktan kurtulmuşlardı.

Şimdi yine davayı zaman aşımına götürmenin çarelerini arayacaklar.

Tabi Seyit Doğan Bulunabilirse.

Tabi bu inşaatların böyle yapılmasına razı olan ve müteahhit hakkında hiç bir suç duyurusunda bulunmayan yani suça katılan yöneticilerimiz hakkında da ceza davası açılmasını bekliyoruz.

Yalancının mumu yatsıya kadar.

3 Ağustos 2012 Cuma

2006/160 E davada Azınlık Olarak Asli Müdahil Olduk.

Sayın Üyeler

Bizlerin haklarını ararken sizlerin de haklarını arıyoruz. Bundan emin olun. 

Son olarak sizlerin aldatıldığı genel kurul toplantısından sonra yönetimin kasten 6 senedir sürüncemede bıraktığı fesih davasında müdahil olmaya karar verdik ve azınlık olarak yani "bunların hepsi bir aile" dedikleri biz Korkmaz ve Yılmaz aileleri fesih davasında Asli Müdahil olduk. Tabi buradaki amacımız artık davanın kooperatif lehine bitmesini sağlamak. 

Yani; Bu davada 2003 temmuzundan bu yana görev alan yönetimlerin fesih davasında sizleri nasıl aldattığını, müteahhitle anlaşmalı şekilde davayı uzattıklarını, müteahhittin hakketmediği halde kendisine mahkeme kararıyla tapu devredilmesine imkan sağlamaya çalıştıklarını bilirkişi raporlarıyla ispat edeceğiz. Ve Muvazaa yaptıkları için yani müteahhitle anlaşma içinde sizleri birlikte aldattıkları nedeniyle haklarında mahkemenin suç duyurusunda bulunmasını isteyeceğiz. Ve suçluların yargılanmalarını sağlayacağız. Tabi sizleri aldattıkları için zimmet suçu nedeniyle ağır ceza mahkemesinde yargılanacaklar. 

Sizleri toplantıda 300 TL aidat vermeye razı ederken söyledikleri bir şey vardı. "inşaat ruhsatını yenilemeden inşaata devam edeceğiz" demişlerdi. Belediye'ye sordum 145.000.00 TL ruhsat yenileme harcı hesaplanıyor. Belediyenin karşısındaki bu inşaatları belediyeden habersiz nasıl yapacaklar acaba. 

Sayın üyeler 
Sizleri 2003 temmuzundan bu yana; 
1- Osman Nuri Aktaş, Macide Leyla Aktaş, Feride Çubukçu dan oluşan Osman ailesi (1.aile)
2- Fikret Haytabay, Mualla Haytabay dan oluşan Haytabay ailesi (2.aile)
3- Vecihi Olut, Gülen Olut, Birgül Olut'an oluşan Olut ailesi (3.aile) ve bunların yardımcıları aldatıyor. Tabi bunların yardımcılarının kimler olduğunu sizler biliyorsunuz. Ali Saim Yapıcı, Burhanettin Türel ve Göksev İzbul. Bunlara da  4.aile diyebiliriz. 

Bunlara artık yardım etmekten vazgeçen Gülçin Topaloğlu'nu kutluyorum. Kutluyorum çünkü işin farkına vardı Fuat bey ve Gülçin hanım. 

Sevgili Arkadaşlarım. 2003 temmuzu'ndan bun yana görevdeki bu ailelerin hiç bir iş yapmadan ödediğiniz aidatlarınızı otel parası, lokanta parası, kendilerini savunması için avukat ücreti, uçak, yol ve benzin parası olarak kullandıklarını rahatlıkla düşünebilirsiniz ve bunda kesinlikle yanılmış olmazsınız. Bütün bu harcamalar içinde tek yerini bulan gider emlak vergisi.

Şimdi vereceğiniz 300.- TL ler yeniden bilirkişi ücretlerine gidecek. Çünkü avukatımız fesih davasında razı olmaması gereken bilirkişi raporunu sizlerin aleyhine kabul etti. Raporu yeterli buldu. Aslında rapor yeterli değil. Karşı taraf rapora itiraz etti. Mahkeme raporu Belediye'ye gönderdi ve bu rapora göre neler yapılabileceğini sordu. Muhtemelen Belediye inşaatın geleceğinden emin olmak ve riskten uzak durmak için daha geniş ve kapsamlı bir rapor isteyecek. Her bina için detaylı rapor isteyebilir. Her binanın kiriş ve kolonlarının projeye göre detaylı en, boy ölçüleri ile demir donanımı ve beton dayanıklılığı konularında bilirkişi raporunun genişletilmesini, binaların araziye yerleştirilmesi konusunda imar mevzuatına uygunluğunu sorabilir. Sabırla Belediyeden gelecek yazıyı bekliyoruz. 

Yalancının mumu yatsıya kadar. Saygılar hak edenlere. 





1 Temmuz 2012 Pazar

Yönetimin Toplantı Sonrası Mektubu

Sayın Üyeler

Böyle söylemek istemiyorum ama söylemek zorundayım. Yönetim sizleri aldatıyor.
Genel kurulda alınan en önemli kararın "Binalarımızın kooperatif tarafından yapılmasıdır" diyor. Binalarımız yapılamayacak durumdadır. Mahkeme belediyeden görüş istemiştir. Belediye büyük ihtimalle inşaatların yıkılması gerektiğini söyleyecektir. Ya da büyük bölümünün, en azından yarısının yıkılmasını yarısının da güçlendirilmesini isteyecektir. Bilirkişi raporuna göre kabul edilemeyecek derecede kötü olan bu binaları yönetim kabul etmek taraftarıdır. Çünkü suçludurlar. Binalara karşılık tapu devrederken binaları incelememişler ve müteahhittle anlaştıkları için hemen tapuları devretmişlerdir. Daha sonra da tapu devirleri için genel kurulda sizlerden oy istemişlerdir. İptal edilen genel kurul toplantısında hileyle aldıkları karara istinaden tapu devrettiler. Tapu devretmek için fesih davasını kaybetmek için ne gerektiyse yaptılar. Sizlere gönderilen bilirkişi raporu dava açıldığı 2006 senesinde alınabilirdi. Binalar o zaman da bozuktu. 2011 de olduğu gibi. 2011 de alınan bu rapor neden 2006 da alınmadı. Bu yazı ekinde sizlere bir bilirkişi raporu daha göndereceğim. Bu raporda binalar depreme karşı riskli, demir donanımı eksik, malzemeden menfaat sağlanmak için %40-45 çalınmış ve statik projesine aykırı yapılmıştır diyor. Yıkılması gereken binaları ve çekip gitmesi gereken müteahhidi neden kurtarmak istiyorlar. İster inanın ister inanmayın sizleri zerre kadar düşündükleri yok. 2003 ten 2008 e kadar kimler yönetim ve denetim görevindeyse onlar ve avukat Ali Saim Yapıcı suçludurlar. 300 TL aidat alıp bu işleri yapacaklarmış, evler 250.000.TL edecek diye sizleri kandırıyorlar. Bu evleri bu şekilde yapamayız. Mümkün değil. En azınndan belediyeden gelecek yazı beklenmeli ve kesin bir hesap çıkarılmalıdır. Evlerimizi yapmak için yukarıdaki arsamızı değerlendirmeliyiz.

Halen sizleri bunlar bir ailedir diye bizlere karşı kışkırtıyorlar. Kışkırtsınlar. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Bunların da yalanlarının ortaya çıkmasına çok az zaman kaldı. Aslında çıktı. Yalanlar ortada. Biri İnşaat mühendisi, biri mimar, biri elektrik yüksek mühendisi olan bu adamlar sizlerin evlerinin ayıplı yapıldığını görmedi. TUS ikaz etti. Duymadılar, Mahkemede yargılandılar. Hayır inşaatlar ayıplı değil dediler. Müteahhidi kurtardılar. Ama inşaatlar ayıplı çıktı. Ben mi kandırıyorum sizi 8 senedir. "Biz yükleniciyi değil kooperatifi kurtarmak amacındayız" diyorlar. İnanın siz buna. Azınlık aile olarak bize itibar etmediğinizi söylüyorlar. Doğru belki sonra itibar edersiniz. Borç listesini yollamışlar beraber. Gördüm aidat ödemeyen yalnızca biz değiliz. Bir çok kimse ödememiş. Haklılar ödememekte ancak asıl haklılıkları belediyeden mahkemeye gelecek yazıdan sonra ortaya çıkacak. Binalar için asıl yapılması gereken istinat duvarları değil. Avukata kendilerini savunduruyorlar. Evet yeni 2 dava daha açtık. Ayrıca devam etmesin dediğiniz davaya da devam kararı verdi mahkeme. Sizlerin adına da açmış olduğumuz bu dava sonunda kooperatife zarar verenler ortaya çıkacak. şunu bilin ki her biriniz 55 bin TL zarardasınız.

"SSK'na olan borçta bizi şikayet eden şahsın başkanlığı döneminde yaptığı inşaat sözleşmesini noterden onaylatmaması nedeni ile kooperatifin üzerine kalmıştır. Noter onayı o tarih itibariyle milyarlarca tutmaktaydı. Bizler kendisini yükleniciye menfaat sağladı diye suçlamadık" sözleri için şunları söyleyeceğim. Genel kurulun isteği doğrultusunda yapılmayan bir işti bu tastik işlemi. Keşke beni ve diğer yönetim kurulu üyeleri olan Vecihi Olut ve Burhanettin Türel'i şikayet etselerdi de bu günlere böyle ayıplı inşaatlarla gelmeseydik. Bunu yaptırmak istediğimi üyeler bilirler. Hele hele bazı üyeler çok iyi bilirler.

Uslubundan yeni yönetim kurulu üyemiz Erol Bey'in yazdığı mektubun altına imza atmamasını yadırgadım.  Yalnız üyeleri arayarak para yatırmayın diye telkinde bulunduğumu söylemesi ayıptır. Samimi bulduğum bir iki kişiye "ben şu nedenlerle yatırmıyorum demiş olmam" telkin ediyorum anlamına gelmez.

Ama kışkırtmak için söylenebilir tabi. Olsun kışkırtsınlar sizi bana karşı. Ne için kışkırtıyorlar sizleri. Aldatmak için.

Yalancının mumu yatsıya kadar.

Saygılarımla.


28 Mayıs 2012 Pazartesi

Yeni Bilirkişi Raporu Geldi

Değerli arkadaşlarım.
Şikayetimiz üzerine Müteahhit ve yöneticiler hakkında yapılan soruşturmada yeni bilirkişi raporu geldi. Yeni bilirkişi raporundaki son paragrafı bilgilerinize sunuyorum.

5. Yapılan inceleme ve değerlendirmelerin ışığında, Yüklenicinin 2392 parselde inşa ettiği binaların, statik projesine aykırı, depreme karşı riskli, özensiz imalatlar yaptığı, bu imalatlar sonunda yaklaşık %40-45 oranında eksik malzeme kullandığı ve kendisine çıkar sağladığı kanaatine sahip bulunduğumuzu hazırlamış olduğumuz 7 sayfa ve 3 nüshadan ibaret işbu raporumuzla yüce mahkemenizin takdirlerine saygıyla sunarız. 18.05.2012


Fen Bilirkişisi                          İnşaat Bilirkişisi
Göksel Gökgöz                        İ.Siret Bali

Değerli Arkadaşlarım.
Bu duruma göz yuman kişileri nasıl akladığınızı anlamak mümkün değil de, halen bu binaların kabulü için çalışan ve bu binaları kurtarmaya kalkan, dolayısıyla müteahhidi kurtarmak isteyen yöneticilere nasıl inanıpta ayda 300 Tl aidat ödemelerini kabul ediyorsunuz. Zorunlu olarak tazminata mahkum edilmek olasılığını da kabul ediyorsunuz.

Yönetim sizleri aldatmak için bir kurguyla toplantıya geliyor. Hala bunu anlamıyorsunuz. Çünkü yönetim kendini kurtarmak çabasında. Hepiniz evlerinizin 250.000.- TL ettiği saflığıyla, evler bir an önce yapılsın diye aldatılmaya çanak tuttunuz. Çözümsüzlüğe koşuyorsunuz. Bu defa yöneticileri 3 avukat savundu. A.Saim Yapıcı, Mine Taşdemir, Kezban Çelen. Eh! üç avukat varken bana inanacak değilsiniz herhalde.

Bana neden öfkelisiniz. Doğruları söylediğim için. Aidat borcum olduğu için.  Sizlere 8 yıldan bu yana yaptığım hizmete karşılık çok mu 5-6 TL birikmiş aidat borcu. 8 yıldanberi aldatılıyorsunuz, haksız yere alınıyor aidatlar. Çünkü hakkınızı korumadı avukatlar. Sizleri aldatan yöneticileri ve bizlere kazık atan müteahhidi savundular. Sizlerin parasıyla.

NOT: Her toplantıda söylediğim "müteahhidi savcılığa şikayet edin" önerimi yerine getirmeyen yöneticilere soruyorum. Müteahhidin kendine çıkar sağlamak için %40 eksik malzeme kullandığı ortaya çıktı. Neden şikayet etmediniz? O da sizi şikayet eder diye korktunuz değil mi? Halen korkuyorsunuz ama korkunun size faydası olmayacak. Yargılanacaksınız. !!! "Zaman aşımından yırtarım nasıl olsa" dediğinizi duyar gibi oldum.

Önerilerimi ayaklarını da havaya dikerek reddeden düşünmeden toplantıya gelen arkadaşlara ithaf olunur.

Hoşçakalın.

16 Mayıs 2012 Çarşamba

TOPLANTI SONRASI MEKTUBU


İki bin üç temmuz'undan bu yana.
Hak aradım durmadan
Hepimizin adına.
Hakkımızı yiyenleri ortaya çıkardım.
İnşaatlarımızın ayıplarını ayan ettim.
Göz yumanları teşhir.

Kooperatife beşbin TL aidat borcum varmış.
Herkes buna kızıyor.
Üstelik neden ödemediğimi bildikleri halde.
Ödemediğime kızıyorlar.
Hiç bir şey yapmadan
Aylık alanlara kızmıyorlar.
Üstelik arsalarını aleni
Müteahhide peşkeş çekenlere,
Ayıbı almaya razı olanlara
Kızmıyorlar. Kızamıyorlar.
Seslerini çıkaramıyorlar.

Kooperatife beşbin aidat
Anapara borcum olmuş,
Ne büyük zarar.
Onlara bir zarar vermemişim.
Uyarmışım. Haklı çıkmışım.
Bir e onbir zarardalar.
Üye başı ellibeşbin. 
Dahası da var. Razılar.

Bu davranışın arkasındaki mantığı arıyorum.
İnsan bakkaldan bayat ekmek,
Manavdan çürük domates alır mı?
Manav torbaya çürük elma koysa kızar mı? Kızmaz mı?
Ama çürük evleri alıyor. 
Yalana destek. itiraza köstek,
Yalancıya, sahtekara omuz veriyor.
Bu mantık neye, nereye dayanıyor.

Açılmış davaya "devam etsin" demiyor.
Göz göre göre  hakkından vazgeçiyor.
Yönetim bunlara ballı ekmek mi veriyor?
İktidar sekiz senedir benim borcumu kullanıyor.
Akıllım, aklını benim borcuma takıyor.
Oylamada ayaklarını bile havaya dikiyor.
Seksen sekiz den bu yana hep zamanında ödemiş,
Şimdi kendisi ney miş? kendine soruyor.
Aklına geleni kabullenemiyor.
"Enayi miyim ben
Yirmiüç senedir sömürüdeyim.
İliğim kemiğim kurudu bak."
Kaldır kollarını, nallarını havaya. Bağır
"Sömürün beni, sömürün beni gönlünüzce"
Anlasınlar en alasından arzunu.

Haklı olarak kızgın. Kendisi gibi değilim.
Kendine benzere zaten kızmıyor.
Sürüde bir parçayız hepimiz,
Neden ayrı olayım ki ben.
Düşüncesi bu. Sömürülmeliyiz birlikte.
"Sömürülenlerden değilsen, benden değilsin.
Ben karşı çıkamıyorsam sömürüye,
Sende çıkma.  Haddine mi benden iyi olmak."

Birileri gazı verdiler.
"Evlerimiz ikiyüzelli bin eder."
Bu gazla bir yıl daha gider.
Yüz elli isterim dediğimde güldüler.
İkiyüzelli hayaliyle verdiler beyinlerini emanet.
Düşünemez oldular aniden.
Ellibine satan var, alan yok.
Neden alsınlar, yıkılacak evler.
Oh. O zaman bu evleri
Kurtarmak lazım yıkılmadan,
İstinat duvarı çekelim,
Ayda üçyüz üçyüz ödeyelim.
Evleri kurtaramasak da,
Kurtarırız yönetimi, denetimi,
Ama müteahhit en mühimi.

Müteahhiti kurtaralım ki ötmesin.
Kimlere ne verdiğini demesin.
Bak şimdi aklıma geldi.
Bunun ustası bunun eskisiydi.
Yüz devremülk pazarlığı vardı.
Bunun sermayesi de devremülk.
Alinin külahı veliye, velinin külahı aliye
Meraklansak biraz.
Nerede ne zaman kime.
Ne verdi acaba diye.

Neden böyle meraklandım biliyormusun.
Yırtındılar tapu verelim diye,
Genel kurul düzenlediler.
Karar çıkardılar yalanla, dolanla,
Sahtekarlık bile yaptılar,
Yalancı tanıklık dahi yaptılar,
İftira da attılar, dava açtılar.
Akla gelmedik canbazlıklar yaptılar.
Sonunda işin içinden çıktılar.
İnanılmaz bilirkişi raporları gördük,
Hakimler savcılar bilerek yediler
Bilirkişi raporları dediler,
Aklıyor bunları napalım.
Hadi bizde aklayalım.
Nasıl olsa zamanı geçirdik.
Gelinceye kadar temizden
Düşer rafa nasıl olsa.
Beş - yedi yıldan.

2003 toplantısı öncesi,
Yapamaz dediler hakemler
Beş kişiydiler.
İmzaladılar verdiler raporu.
İmzaladı aldı raporu müteahhit,
Dedi işim bitti benim,
Yapacak birşey kalmadı.
Şukadar zamandır yapamadım
Alnımın akıyla çıkamadım.
Demişti amma.
Sigara parasına uşak
Devreye girdi çabucak.

(Devamı sonra)














4 Nisan 2012 Çarşamba

Mahkemeyi Yanıltan Bilirkişi Ekrem Kılıç'ın Raporunun Sonuçları

Bildiğiniz gibi sizlere bu sayfalarda Bodrum ... Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davada sanıklar Osman Nuri Aktaş, Vecihi Olut ve Fikret Haytabay ile Seyit Doğan'ın bilirkişi raporu ile ceza almaktan kurtulduklarını işledikleri suçlardan berat ettiklerini yazmıştım.

Bilirkişi Ekrem Kılıç'ın düzenlediği mahkemeyi aldatan rapor görevini yapmış ve sanıkları ceza almaktan kurtarmıştı. Bu rapor ayrıca Seyit Doğan tarafından fesih davasında da kullanılmış ve inşaatların ayıplı olmadığı şeklinde mahkemeye arz edilmişti.

Şimdi sözleşmenin feshi davasında istenilen bilirkişi heyetinin raporu mahkemeye arz edildi. Rapor inşaatların imar mevzuatına ve projesine aykırı yapıldığını hepsinin yıkılması gerektiğini  ortaya koydu.

Bilirkişi Ekrem Kılıç'ın raporu çöp oldu. Hakkındaki şikayet dilekçesini azınlık olarak yeniledik.

Ekrem Kılıç mahkemeyi aldatan bir raporu neden ve niçin gerçeğe aykırı düzenledi? Ben bunu çok merak ediyordum. Bu merakımızı gidermek için kendisi hakkında suç duyurusunda bulunduk. İntenet ortamında da bu merakımızı açıkladık. Kendisi bu merakımızı hakaret kabul edip hakkımda savcılığa suç duyrusunda bulunmuş. Ayrıca tazminat davası açmış ve hakimin takdiriyle ilk celsede 7.000.TL tazminat ödemeye mahkum edilmiştim. Bu dava halen Yargıtayda incelenmeyi bekliyor.

Sayın Arkadaşlar

Ekrem Kılıç'ın mahkemeyi yanıltan bu raporu 2007 yılında hazırlanmış ve mahkemeye sunulmuştu. Bu rapor doğru yazılmış olsaydı, inşaatlarımızın imar mevzuatına ve projesine aykırı yapıldığı o zaman ortaya çıkmış olacak ve eksik malzeme kullanan müteahhitten o zaman kurtulmuş olacaktık. O zamanın yöneticileri hakkında daha erken bilgilenecek ve o yöneticilerden de kurtulacaktık. İnşaatlarımıza çözüm imkanlarını da daha erken araştıracaktık.

Bu davada mahkemeye bilirkişi raporunun mahkemeyi yanıltmak için hazırlandığını tam 7 celsede 7 kez anlatmaya çalıştık ve bilirkişi raporuna itiraz ettik. Mahkemeyi bir türlü ikna edemedik. Mahkeme heyeti  2 hakim ve 2 iddia makamı savcısı maalesef itirazımızı dikkate almadılar. Vicdanları rahat bir şekilde karar verdiler. Dosya zaman aşımına çok az bir zaman kala karara çıktı ve temyizde zaman aşımına uğradı

Mahkeme karar vermeden önce yanılmasını önleyelim diye savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Savcılık araştırsın gerçeği ortaya çıkarsın diye çırpındık. Savcı A............ ................ bey gerçeği bulmaya çalışmadı ve araştırma yapmadan takipsizlik kararı verdi.

Ekrem Kılıç'ın raporu kaç kişiye sığınak oldu. 4 sanık, 2 hakim, 3 savcı ya sığınak oldu. Sanıklar ceza  almaktan kurtuldular. Savcılar rapora dayanarak tahkikat genişlemesini istemediler sanıklara berat istediler, hakimler rapora istinaden vicdanları rahat berat kararı verdiler.

Bu dava sonunda 45 mağdur kooperatif üyesi oluştu. Adalete güven yok oldu. Yıl 2012. Beş yıldan bu yana mağduriyet devam ediyor. Şimdi inşaatların yıkılması gerektiği konusunda 4 kişilik bilirkişi heyetinin raporu var. Yeniden yapılması da en az 5 yıl.

Ne olacak şimdi?
-Ekrem Kılıç ne yapacak? İnsanların yüzüne nasıl bakacak?
-Bakar bakar, Ne var bunda!?
-Sanık yöneticiler ne yapacak? Ortakların yüzüne nasıl bakacaklar?
-Bakar bunlar, ne var bunda.?
-Seyit Doğan ne yapacak?
-Ne yapacak? Kimselere görünmeyecek, yok olacak derseniz, yanılırsınız. Gelir toplantıya, mağdurum diye ağlar bile.

Selamlar.







3 Nisan 2012 Salı

NİHAYET BİLİRKİŞİ RAPORU GELDİ

Sayın Arkadaşlarım.
Nihayet bilirkişi raporu geldi. Raporun özeti şu: Bütün binalar imar mevzuatına ve deprem yönetmeliğine aykırı yapılmış. Hepsi yıkılacak. Osman Nuri Aktaş, Vecihi Olut ve Fikrat Haytabay'dan oluşan kooperatif yönetimi hepsinin yıkılması gereken binalar için Seyit Doğan'a 9090.50 Metrekare arsa devretti. Bizleri aldatarak. Tabi Genel Kurul istedi ben verdim diyecek. Şimdi bizleri aldattıklarını unutacaklar.

Arkadaşlar 04.05.2012 tarihinde duruşma var. Duruşmada karşı taraf bilirkişi raporuna itiraz edecek, Bizimde itiraz etmemiz gerekiyor. Çünkü bilirkişi raporunda bir iki eksik var. O da bizim yönetimin bilirkişiye yardım etmemesinden kaynaklanıyor.  Bilirkişi arazide gördüğünü yazdı. Bizim yönetim eksikleri bilirkişiye göstermedi. Eksiklikleri, ayıpları bilirkişinin görmesi için onlara yardım etmek kırılacak yerleri kırmak, projeleri göstermek şikayetlerimizi anlatmak gerekiyordu. Bu konuda hiç bir şey yapılmadı. Yönetim İzmir' de yattı uyudu. Çünkü adamların dava kazanmak diye bir kaygıları yok.

Ama genede bilirkişileri takdir etmek gerekiyor. Gördüklerini açıkça yazmışlar. gördükleri dahi inşaatlarımızın yıkılması gerektiği gerçeğini ortaya koyuyor.

Sayın arkadaşlarım.
Müteahhitle menfaat birliği yapmış Osman Nuri Aktaş, Vecihi Olut, Fikret Haytabay, Ali Saim Yapıcı ve Burhanettin Türel'den oluşan gurubun bizleri 2003 haziranından bu yana aldattıkları son bilirkişi raporuyla kanıtlanmış durumda. Neden böyle diyorum. Çünkü müteahhit Seyit Doğan'ın inşaatlarımızı kötü yaptıklarını başından beri biliyorlardı. Bunun kanıtı haklarında açılan ceza davalarıdır. Bu ceza davalarından berat etmişlerdir amma ne pahasına. Davaların konusu neydi. İnşaatlarımızın ayıplı yapılıyor olması. Buna göz yummaları. Bu davalardan bilirkişi raporlarıyla kurtuldular. Amma son rapor ve gelecek raporlar daha önce verilmiş bu bilirkişi raporlarını çürüttü. Onları çöpe attı. Arkadaşlar ancak o raporlar onlar için geçici de olsa işe yaradı. Bu güne kadar ceza almaktan kurtuldular. Bakalım bundan sonra ne olacak.

Arkadaşlar.
Gelen rapor inşaatlarımızın yıkılması ve yeniden yapılmasını gerektiriyor. Yani bu güne kadar müteahhit bize hiç bir şey yapmadı. Ama yapmadığı şeyler karşılığında 9090 metrekare arsamızı aldı. Arsalar verilirken üzerine ipotek koymaları gerekirken onu da koymadılar. Ali Saim yapıcı sözde arsalarımızı geri alacaktı. Arkadaşlar her arkadaşın payından 190 metrekare arsa Seyit Doğan'a bilinçli olarak devredildi. 2003 yılından bu yana genel kurullarda yalanlarla aldatıldık. Her sene genel kurula bu sene bitecek umuduyla geldik. Sabırla bekledik. 2003 Temmuzundan bu yana  tam dokuz yıl geçti. Bunun hesabını kimler verecek. Verecekler mi? Bu hesabı soracakmıyız. Yoksa susacakmıyız.

Arkadaşlar mahkeme 9090 metre arsamızı bize geri vermezse bu zararımızı kim karşılayacak. Peki geçen zamanın götürdüklerini kim karşılıyacak.

Arkadaşlar Genel Kurula bunları düşünerek geliniz. Sağlıcakla kalın.

(04.05.2012 tarihinde yapılacak duruşmadan sonra bilirkişi raporunu burada yayınlayacağım. Raporu siz de göreceksiniz.)



13 Ocak 2012 Cuma

SEKİZ SENENİN ZARARLARI

Sayın Üye

2003 haziranından bu yana yöneticilerin üyeleri aldattığını her toplantıda söylüyorum. Söylemeye de devam edeceğim.
2003 toplantısında yönetime gelenler müteahhit firmanın inşaatlarımızı yapamayacağını biliyorlardı.
Nitekim müteahhit firma taahhüdünü yerine getiremedi. Taahhüdünü yerine getiremediği gibi yapmış olduğu inşaatları da ayıplı yaptı. Ayıplı bıraktı.
Bu ayıplardan en büyüğü de binaların kiriş ve kolonların projedeki ölçülerinden eksik yapılmış olmasıydı.

Binalarımızın kiriş ve kolonlarının projedeki ölçüleri aşağıdaki gibidir.

Kolon Sayısı
Ölçüleri (cm)
Yapılan
2 adet
25 * 115
20*30
2 adet
25 *   75
20*30
15 adet
25 *   40
20*30

Bir binanın her katında 19 adet kolon ve bu kolonları birbirine bağlayan kirişler bulunmaktadır.
Müteahhit firma, yukarıda ölçüleri yazılı kiriş ve kolonların tümünü 20 cm* 30 cm ebatlarında yapmıştır. Yani kiriş ve kolonların beton kalınlıklarından en az % 40 oranında eksik yapmıştır. Bu deprem yönetmeliğine aykırıdır. Müteahhit firma evlerimizin kiriş ve kolonlarının malzemesinden %40 oranında çalmıştır.
Bu malzemeden çalınma işine yönetim bilerek ve isteyerek izin vermiştir. Yani müteahhit firmayla menfaat birliği yapmıştır. Bu işbirliği Bodrum 1.Asliye Ceza Mahkemesinde görülen 2005/350 Esas davada ispatlanmıştır.

SAYIN ÜYE

Size ihbarda bulunuyorum. Eviniz deprem yönetmeliğine aykırı yapılmıştır. Evinizin diğer eksiklik ve ayıplarından başka kiriş ve kolonları ölçülerinden en az %40 eksik yapılmıştır. Bu eksik ve ayıplı imalata 2003 ten bu yana yönetimlerde bulunan Osman Nuri Aktaş, Vecihi Olut, Fikret Haytabay, Ali Saim Yapıcı ve Burhanettin Türel göz yummuşlardır. İmar kanununa aykırı yapılmış binaları kabul edemezsiniz. Etseniz de kullanamazsınız.

Bu duruma sebep olan yöneticiler için şikayet hakkınızı kullanmadan ve tazminat talebiniz olmadan evlerinizi  almanız demek bundan sonra doğacak tüm zararlara katlanmaya razı olmanız anlamına gelecek.  Bu durumu bu mektubu aldığınız günden itibaren öğrenmiş oluyorsunuz.  Bu günden başlayarak yöneticiler hakkında şikayet etme ve tazminat isteme hakkınız başlamıştır. Bu hakkınız zaman aşımına tabiidir. Yukarıda adlarını yazdığım yöneticiler hakkında şikayette bulunmadığınız ve zararınızı istemediğiniz taktirde bu zararlara katlanmak durumunda kalacaksınız.

İmar kanununa aykırı yapılmış binalar için  iskan ruhsatı almak mümkün değil. Bütün bu binaları yıkıp yeniden yapmak ya da güçlendirme yapmak gerekmektedir. Bütün bunlardan Belediyenin haberi vardır ve  inşaatı mühürlemiştir. Yeniden inşaat ruhsatı almak için binaların güçlendirilmesi projesi istemektedir. Bu da bizim için fazladan harcanacak para demektir.

Şimdiki yönetim de sizleri oyalıyor. İnşaatların bu şekilde iskan ruhsatı alabileceği imajı yaratmaya çalışıyor. Konut başına üyelerden 15 bin TL toplanırsa inşaatları bitiririz haberleri yayılıyor. Oysa bu tamamen aldatmaca.  Yönetim kurulu başkanı müteahhide yaptıklarına göz yuman eski yöneticilerden olduğu için yine müteahhit için bir şikayette ve ya eylemde bulunulmuyor. Üyeler aldatılmaya devam ediliyor. Yani Yönetim eski yönetimlerin suçunu saklıyor.

            Sayın Üye
            Yöneticilerin kooperatife verdiği zararlar nedeniyle haklarında azınlık üyeler tarafından sorumluluk davası açılmıştır.
Kooperatifin zararı yaklaşık 1.200.000.-TL civarındadır.
Bu para evlerin yeniden yapılması içindir.
Bir de 8 seneden bu yana evin kullanılamamsı nedeniyle uğranılan zarar ile her üyenin uğradığı zarar toplamı 55.100.-TL yi bulmaktadır. Yönetimler Müteahhit firma hakkında şikayet açısından, yani inşaatların ayıplı yapıldığını bu yüzden zarar gördüğümüz konusunda bir talepte bulunmamışlardır. Bu konuda son genel kurulda ikazlarıma rağmen bir girişimde bulunulmamıştır. Bu yöneticilerin müteahhit firmayla menfaat birliği içinde olduklarının karinesidir. Davayı kazansak bile müteahhitten alacaklarımızı tahsil edip edemeyeceğimiz meçhuldür. Verdiğimiz tapular üzerine de ipotek konmamıştır.  Bu yönetimlerin büyük ihmalidir.

HER ÜYE 55 bin TL zarardadır. Geçen seneler cabası.

Yeni yılın herkese iyi şeyler getirmesini diliyorum.







DENETİM KURULU ÜYESİNDEN AŞAĞIDA YAZILI KONULARDA BİLGİ İSTEDİK.

Sayın Necmettin Altundağ
S.S.Gümüşlük Burçin Konut Yapı Kooperatifi
Denetim Kurulu Üyesi

            Bildiğiniz gibi 19 Haziran 2011 tarihinde Kooperatifimizin 2010 yılı çalışmalarıyla ilgili genel kurul toplantısı yapıldı ve sizin denetici olmanıza azınlık olarak destek verdik. Bu desteğimizin nedeni kooperatifte 2003 yılından  bu yana yönetici ve denetici olanların hep aynı kişiler olmalarına gücümüzün yettiğince bir karşı çıkıştı.
            Bu karşı çıkışımızdan yani sizin denetim kurulu üyesi olmanızdan tüm üyelerimize farklı bakış açısıyla bir fayda temin edilir umududur.
            Kooperatifimiz 2003- 2009 yıllarında Osman Nuri Aktaş, Fikret Haytabay, Vecihi Olut, Ali Saim Yapıcı, Burhanettin Türel tarafından yönetilmiştir.  Bu kişilerin bir kısmı yönetimde iken bir kısmı da denetim görevindeydiler. Daha sonra yöneticiler denetici, deneticiler yönetici oldular. 2009 yılında yönetime iki yeni isim girdi. Ancak yönetimde bir değişiklik olmadı.
           
Sayın Denetici
            Bildiğiniz gibi İnşaatlarımız, (kat karşılığı sözleşmesi ile) Seyit Doğan’ın yetklisi ve sahibi olduğu Şatıroğlu İnşaat Şirketince yapılmaktadır. Şatıroğlu şirketi bu güne kadar taahhütlerinin hiç birini yerine getirememiştir. Buna rağmen yönetim kooperatifi bu durumdan kurtarmak için yeterli çabayı göstermemiş, aksine inşaatların böyle yapılmasına prim vermiştir.  İnşaatların bozuk, projelerine ve deprem yönetmeliğine aykırı yapılmasına göz yummuştur. Üyeleri aldatmış ve müteahhide haksız yere tapu devredilmesi için kanunsuz karar çıkartırmış ve tapu devirleri yapmıştır.
Ekte, inşaatlarımızın kiriş ve kolonlarının ölçülerinden ne kadar eksik yapıldığını anlatan resimler göreceksiniz. Bu resimlerin anlattığı müteahhit firmanın betondan %40 çaldığı anlamına gelmektedir. Buna Yönetimde bulunan Osman Nuri Aktaş, Vecihi Olut ve Fikret Haytabay bilerek ve isteyerek razı olmuşlardır. İnşaatlarımızın ayıplı yapılmasına göz yummuşlar ve bu inşaatlar karşılığında müteahhide kalacak arsanın yarısının tapusunu müteahhide devretmişlerdir.  Bu duruma göz yumanlardan bir kısmı da bir dönem yöneticilik yapan kooperatif eski vekili avukat Ali Saim Yapıcı ve Burhanettin Türel’dir.
           
Sayın Denetici
            Sizden talebimiz inşaatlarımızın ayıplı, kiriş ve kolonlarının ölçülerinden eksik yapılıp yapılmadığı konusunda tespitte bulunmanız ve bu konuda hukuken gereğini yapmanızdır.
Yöneticilerin yaptığı suçtur, görevi ihmaldir. Edimin ifasına fesat karıştırmaktır.
            Yöneticiler işe yaramaz bu inşaatlar karşısında kooperatif arsasından yaklaşık 10.000 metrekare arsa tapusunu müteahhide devretmişlerdir.

Kooperatifi bilerek zarara sokmuşlar, müteahhide menfaat temin etmişlerdir. Müteahhit İnşaatlarımızı yaparken %40 daha az beton parası ödemiştir.
Beton kalitesi bozuk yıkılması gereken bir binayı da yıktırmamışlardır.

Sayın denetici
            Yöneticilerin kooperatife verdikleri bu zararlardan dolayı haklarında tazmin davası açılmıştır. Diğer adı sorumluluk davası olan bu davayı deneticinin takip etmesi ve üyelerin haklarını araması kanun gereğidir. Size bu konuda göndermiş olduğumuz ihtarnameye bir cevap vermediniz.  Duruşmanın  09.12.2011 günü olduğunu yazmıştım. Bu güne kadar tarafımıza bir cevap vermediniz.

Yeni duruşma tarihini tekrar yazıyorum. 22.02.2012 saat 11:20 sizden daha önce talep ettiğimiz 39.013.75 TL mahkemeye tarafımızdan yatırılmıştır. Denetici olarak sizi duruşmaya bekliyoruz.



Sayın Denetici
Yapılacak ilk genel kurulda vereceğiniz denetim kurulu raporunda:
1-     Evlerimizin ayıplı yapılıp yapılmadığı, kiriş ve kolonlarının proje ölçülerine göre yapılıp yapılmadığı konusunda, üyelere bilgi veriniz.
2-     Bu konuda denetici olarak Belediyeden yazı alarak bizi inandırınız.
3-     Binaların kiriş ve kolonları ölçülerinden eksik ise, iskan ruhsatı almamız için ne yapmamız gerekiyor.
4-     Bu ayıplara kimlerin neden sebep  olduğunu  üyelere anlatınız.
5-     Neden bu ayıplara müsaade etmişler bunu bizlere anlatınız.
6-     Mahkemede bu kiriş ve kolonların eksik yapıldığı konusunda yargılanırken nasıl berat etmişler.
7-     Belediye Fen Memuru Hayrettin Demir’in raporu mu, yoksa Bilirkişi Ekrem Kılıç’ın raporu mu doğru? Öğreniniz ve biz üyelere açıklayınız.
8-     Bu kiriş ve kolonların ölçülerine uygun yapılmadığını bildikleri halde, gerçeğe aykırı bilirkişi raporuna doğrudur deyip müteahhidi kurtarmışlar mı? Neden kurtarmışlar?
9-     Siz de bu evleri nasıl kurtaracağımızı ve içinde ne zaman oturacağımızı üyelere anlatınız.
10- Kooperatif yöneticileri evlerimizin ayıplı yaptıklarını gördükleri halde müteahhide tapu devretmek için üyeleri aldatmışlar mı, aldatmamışlar mı?
11- 29.06.2004 tarihinde yapılan toplantıda DENETİM KURULU RAPORU binaların ayıplı olduğunu söylediği halde, bile bile müteahhide tapu devretmişler mi?
12- Sonra Kura çekimini bahane ederek 2005 de tekrar, binaların ayıplı olduğunu bile bile üyeleri aldatıp tapu devri kararı çıkarmışlar mı? Bu toplantıda binaların kiriş ve kolonlarının ölçülerinden eksik yapıldığını üyelere söylemişler mi?
13- 8 yıl önceden bu yana üyelerden neden para istememişler?  Şimdi icra kanalıyla paraları almak istiyorlarmış. Kendi avukatlarına para kazandırmak için mi? Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre para isteseler üyeler avukat ücreti ödemeyecekler di? Kooperatifte zarara uğramayacaktı.
14- Kaç kişi icraya verilmiş? Kaç lira icra masrafı yapılmış? Kooperatif bu konuda avukata kaç lira ödeyecek? Üyelere verilen zarar kaç lira?
15- Arsaların satışı konusunda nasıl bir gelişme oldu? Mahkeme bitmeden arsaları satabilecek miyiz? Yoksa bu konuda aldatıldık mı?

Sizden kooperatifin deneticisi olarak yukarıdaki sorulara açıklık getirmenizi bekliyoruz.
Saygılarımızla

Azınlık üyeler

Mehmet Kadri Korkmaz,                    Ayşe Semra Korkmaz,             Nihan Korkmaz,

Ali Yılmaz                    Zübeyde Yılmaz




8 Ocak 2012 Pazar

Yönetim Avukata Para Kazandırmak Amacıyla Bazı Üyeleri İcraya Verdi.

Sayın Üyeler

19.06.2011 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan kararla aidat borçları 5000 TL yi geçenler toplantı sonrasında hemen icraya verilecekti.

Fakat bu emir hemen yerine getirilmedi. Bazı üyeler telefonla aranılarak icrayla korkutulup borçlarının 5000.- TL nin altına düşmesi sağlandı.

Ve nihayet Aralık 2011 de 11 üye icraya verildi. Ancak bunların içinde borcu 5000.-TL nin altında olanlarda var. Yani bu kişileri ikaz etmişler de olumlu yanıt alamamışlar. Tabi aynı zamanda bu diğer ortaklara bir göz dağı.

Bu icra takibine tarafımızdan aşağıdaki şekilde itiraz edilmiştir.

BODRUM 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜNE

DOSYA NO               : 2011/7940


İTİRAZ EDEN
(BORÇLU)                : Mehmet Kadri Korkmaz ( T.C.Kimlik No: 493399054676)

ALACAKLI               : S.S.Gümüşlük Burçin Konut Yapı Kooperatifi
VEKİLİ                      : Av. Mine Taşdemir
                                      858 Sok. No: 2 K:3 / 305 Konak – İzmir
TALEP EDİLEN
ALACAK TUTARI            : 12.395,20 TL
KONU                        :Tarafıma 29/12/2011 tarihinde tebliğ edilen ilamsız takibe ilişkin ödeme emrine yasal süresi içinde itirazımızdır.
İTİRAZLARIM        : 1-Alacaklı görünen ortağı olduğum kooperatiftir. Kooperatif aidat alacakları Kooperatifler kanunu hükümlerine göre istenmek ve tahsil edilmek durumundadır. Kooperatifler kanunundan doğan haklarım ihlal edilmek istenmektedir. 
                                       2- Borcum olduğunu söyledikleri miktar konusunda daha önce tarafıma bir hesap ekstresi gönderilmediğinden talep edilen alacak tutarı ve faizinin doğruluğu da şüphelidir. 
                                      3- “Kooperatif Genel Kurul gereği” gerekçesiyle yapılan talep, yasaya ve Kooperatif Anasözleşme hükümlerine aykırıdır. Kooperatif genel kurul kararları Kooperatifler Kanununa, Kooperatif Anasözleşmesine  ve diğer kanunlara aykırı olamaz.    
                                       4- Kooperatif yönetiminin  iyi niyetli olmadığı görülmektedir. Kooperatifin böyle bir alacağı varsa alacağını Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre tahsil yönüne gitmesi gerekirken icra yolunu seçmesi iyi niyet içermez. Yapılan açıkça kooperatif vekiline para kazandırmak amacı  taşımaktadır.  Çünkü şahsımla davalı olan  yönetim kurulu başkanı (Azınlık üyeler olarak açmış olduğumuz dava: Bodrum 1.ASH.2010/569E ve diğer davalar) açtığı icra takibiyle diğer davalarda kendisini savunan avukata para kazandırmak amacını gütmektedir. Kendi savunması için kooperatifin imkanlarını kullanmaktadır.                        
                                        5- Alacak yönünden kooperatif yönetimleri Kooperatif Kanunu hükümlerine göre şahsıma yedi yıl öncesinden bu yana  hiçbir talepte bulunmamışlardır. Oysa kanun aidat borcunu bir ay aksatan üyeden alacağın tahsili konusunda yönetimi görevlendirmiştir. Yönetimin geçen yedi yılda hiçbir üyeden para istememesi dikkat çekicidir.                                                                                                                                          
                                        6- Kooperatif alacaklarının tahsili konusunda ortaklar arasında ayırım yapılamaz. Bu konuda yapmış olduğum araştırmada Kooperatife borcu olan diğer bir çok üye hakkında takip yapılmadığını, Sadece yöneticiler hakkında sorumluluk ve tazminat davası açan azınlık üyeler hakkında icra takibi yapıldığını öğrenmiş bulunuyorum.   
                                        7- Kooperatifin şahsımdan bir alacağı varsa Kooperatifler Kanunu ve Kooperatif Anasözleşmesi hükümlerine göre talepte bulunmalı ve kanunun verdiği yasal süreler ortaklara tanınmalıdır. Öncelik özel kanun hükümlerinindir.
SONUÇ VE İSTEM      : Açıkladığımız sebeplerden dolayı aleyhime yapılan  icra takibinin durdurulmasını, takip giderleriyle ücreti vekaletin alacaklıya yükletilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. ……../01/2012
                                                                                  Mehmet Kadri Korkmaz


Bakanlık Denetim Raporundan Sonra Soruşturma Devam Ediyor

Kooperatife verdikleri zararlar nedeniyle haklarında şikayette bulunduğumuz eski yöneticiler hakkında verilen takipsizlik kararı üzerine yaptığımız itiraz kabul edildi.

Soruşturmaya devam kararı alındı ve devam ediyor.

Bu soruşturmanın sonunda dava açılacağına artık kesin diye bakıyoruz.

Beraat Etmediler. Sahtecilik Suçundan Yargılananlar Zamanaşımından Faydalandılar.

2004 toplantısı sonrasında sahte imzalar atarak sahte tutanak hazırlayıp İl Sanayi Ve Ticaret Müdürlüğünü kandırarak "Toplantı usulüne uygun yapılmıştır" belgesi alan Osman Nuri Aktaş, toplantıda alınan kararların tescilini yaptırıp bu tescille, müteahhide tapu devri yapmışlardı. Yönetim kurulu üyeleri Osman Nuri Aktaş ve Vecihi Olut sahtecilik suçuyla yargılandıkları davadan zamanaşımı nedeniyle ceza almadan kurtulacaklar.

12.01.2012 tarihinde yapılacak duruşmada dava düşecek. (Bodrum 3.ASCZ.2010/156 E)

Bildiğiniz gibi sözkonusu toplantı şantiyede yapılmış, toplantı saatinin uygunsuzluğu nedeniyle Bakanlık temsilcisi gelememiş, gündemde olmayan konularda (tapu devri) karar alınmış ve mahkemenin tedbir koymasına rağmen tapular devredilmiş ve kooperatif zarar sokulmuştu. Toplantı sırasında üyelerden gerçeği saklayan Osman Nuri Aktaş sahte tutanak hazırlayarak bakanlığıda kandırmıştı.

Daha sonra söz konusu toplantıda alınan tüm kararlar mahkeme kararıyla iptal edilmişti. (Bodrum 1.ASH.2004/496 E)