14 Mart 2013 Perşembe

İFTİRA DAVASI SONUÇLANDI. İFTİRACILAR CEZA ALDI.

Sayın Üyeler

İftiracılar (Osman Nuri Aktaş, Vecihi Olut, Fikret Haytabay) 13.06.2006 tarihinde sahte vekaletname düzenlediğimizi, toplantıda bu vekaletnameleri kullandığımızı söyleyerek hakkımızda şikayette bulunmuşlar ve 2007 yılnda yapılan genel kurul toplantısında da bunu sizlere 6 sayfalık bir açıklama yazısında duyurmuşlardı.

Bütün bunları sizleri kandırabilmek için yapmışlardı. Hakkımda sizleri kötü düşündürmek ve toplantıda söylediğim doğruların doğru olup olmadığı hakkında şüphe yaratmak ve bu şüphe ile sizleri kararsız durumda birakmak amaçlanmış ve bunda da başarılı olmuşlardı.

Hatta bu şikayetler soruşturma yapan savcıları ve hakimleri bile etkilemiş karşı şikayetimiz üzerine haklı davamızın açılması 2006 dan 2012 yılına kadar sürmüştü.

Haklılığımızı ispat edebilmek, iftiracılar tarafından üzerimize atılı çamuru çıkarabilmek için 6 sene çalıştım. Haklı olduğumuzu ve bize iftira attıklarını Bodrum 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/343 Esas, 2012/123 Karar sayılı kararıyla  ispat ettim. İftiracı sanıklar 1 yıl 13 gün hapisle cezalandırıldılar. Cezaları ertelendi. 5 yıl içinde aynı suçu işlememeleri gerekiyor. Bu sefer zaman aşımından kurtulamadılar. Daha önce bilirkişiler sayesinde ve zamanaşımı nedeniyle ceza almaktan kurtulmuşlardı. 

Şunu belirtmeliyim ki aldıkları cezanın miktarı hiç önemli değil. Önemli olan iftiracı olduklarının kanıtlanmış olması. Bildiğiniz gibi bana daha öncede iftira atmışlar, hakkımda
kira, telefon ve muhasebe ücretleri nedeniyle dava açılmasını sağlamışlar fakat iddialarını  ispatlayamamışlardı.  Çünkü sadece sizleri kandırmak için iftira atmışlardı. Aklanarak çıktım o davadan da.

Şimdi sıra ağır cezada yargılanmalarına geldi. Yapılmakta olan soruşturmada ağır cezalık suçları tespit edildi. Yakında Ağır cezada yargılanmaya başlayacaklar. Neden derseniz, çünkü, sizin tapularınızı (malınızı) bozuk inşaatlar karşılığında ipotek almadan müreaahhit firmaya bilerek isteyerek verdiler. Paranızı kendilerine avukat tutmak için kullandılar. Sizin paranızla kendi arabalarına benzin aldılar. Kısaca sizin paranızı sizleri aldatmak için kullandılar. Sıra bunun hesabını ağır cezada mahkemesinde vermeye geldi.

Sayın üyeler

12.03.2013 tarihinde şimdiki yönetimden Erol Güneri benimle konuşmak istedi. Görüştük. Erol bey inşaatların tamamen yıkılması gerektiğini kabul etmiş. Diğerlerinden daha sağlıklı düşünüyor. Bundan sonra ne yapmalıyız diye tartıştık. Birlikte bir şeyler yapalım ama "Sen şu davalardan vazgeç" diyor. Bu Erol beyin tercihi olamaz. Çünkü davalar ne kooperatifle ne de Erol Beyle. Erol Beyle ve Göksev beyle bir davamız yok.  Fakat bu yönetime de yakında dava açmak zorunda kalacağız. 26.03.2013 tarihindeki duruşmadaki tutumları ile denetim için kendilerine müracaatımıza hala bir cevap vermemiş olmaları bizi dava açmak zorunda bırakacak.

Bu güne kadar inşaatların yapılmasıyla da bir davamız olmadı. Zaten biz üyeler müteahhit firmaya direkt dava açamıyoruz. Bu günkü yönetimin duruşması 26 mart 2013 tarihinde yapılacak olan  fesih davasını bitirmek yönünde bir talepleri olacak mı, olmayacak mı. Buna bakacağız.

Mehmet Kadri Korkmaz

Hiç yorum yok: