11 Aralık 2009 Cuma

KASTEN YANLIŞ BİLİRKİŞİ RAPORU DÜZENLEYEN BİLİRKİŞİ DAVA EDİLDİ


BODRUM NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNE


DAVACI              :     1-Mehmet Kadri Korkmaz,
                               2-Ayşe Semra Korkmaz,
                               3-Nihan Korkmaz,
                               4-Ali Yılmaz,
                               5-Zübeyde Yılmaz
                               Albatros sitesi 77 Bodrum
VEKİLİ                :   Mürüvet Yılmaz
                                 Külcü Sokak 55 K: 1 B:1 Bodrum
DAVALI              :   Ekrem Kılıç    Rıza oğlu Eskişehir 1949 doğumlu, Muğla,Badrum Kumbahçe              
                                nüfusuna kayıtlı Bodrum’da Serbest İnşaat mühendisliği yapar. Bilirkişi.
T.KONUSU        :   Maddi ve Manevi Tazminat talebidir.
TAZMİNAT MİKTARI: Her müvekkil için 5000.- TL manevi, 5000.- TL maddi olmak üzere toplam        
                                       50.000.-TL
HARCA ESAS TUTAR: 50.000.- TL
AÇIKLAMALAR : 1- Müvekkillerim Bodrum ilçesi Gümüşlük Beldesi Karakaya Köyü Samanlık Mevkiindeki 2392 nolu parselde inşaatları yapılmakta olan S.S.Gümüşlük Burçin Konut Yapı Kooperatifinin ortaklarıdır.


2- Yapılmakta olan inşaatların imar planına aykırı yapıldığı konusunda TUS görevlisi Mehmet Salih Azaklı tarafından C.Savcılığına suç duyurusunda bulunulmuş ve TCK 184 md. aykırılıktan dolayı zamanın yönetim kurulu üyeleri ve müteahhit firma yetkilisi hakkında kovuşturma başlatılmıştır. Bodrum 1. ASCZ. 2005/350 E


3- Müvekkillerim davaya (Bodrum 1. ASCZ. 2005/350 E) müdahil olmuşlardır.


4- Dosya incelemelerimizden davalının dosyaya bilirkişi olarak görevlendirildiği ve bu nedenle hazırlayıp mahkemeye arz ettiği bilirkişi raporunun kasten eksik ve mahkemeyi yanıltıcı amaçla hazırlandığını gördük. Bilirkişi raporuna itiraz etmemize rağmen iddia makamı ve mahkeme başkanı bilirkişi raporunu yeterli görmüş ve yanlış ve yanıltıcı bilirkişi raporuna istinaden karar vermiştir.


5- 1. Asliye Ceza Mahkemesi hakimliğinin 12.02.2007 tarihinde keşif mahallinde yapılan açık keşifte:
“Bilirkişiler yukarıdaki yemini tahtında huzura alındı, soruldu” şeklinde yapılan tespitte davalının; “Olay mahallini mahkeme heyeti ile birlikte gezip gördük, gerekli not ve incelemelerimizi aldık, tapu kaydının, çaplı krokinin ve fenni projenin taşınmazlara uyguladık, suça konu taşınmazlara yönelik olarak yapının söz konusu çap ve krokiye uygunluk gösterip göstermediği, çap ve kroki üzerinde bulunduğu konum , yer ve söz konusu konutlar ve binaların fenni projedeki ruhsata ve belediye imar planındaki konumu da değerlendirilerek ve imar kanunu ve mevzuatları açısından bina, yapı veya eklenti niteliğinde olup olmadığı, TCK’nun 184. maddesinde belirtilen ruhsat olgusu ile bağlantısının bulunup bulunmadığı, kanunda belirtilen teknik olgular da değerlendirilerek 3194 sayılı imar kanunu ve mevzutları çerçevesinde değerlendirilerek ve mahkemece bildirilen diğer hususlarda ayrıntılı rapor ve krokimi sunmak için süre talep ediyorum, dedi” şeklinde ifadesi olduğu, ve rapor olarak ne vermesi gerektiğini gayet açık anladığını gösteren ifadesine rağmen, raporunda, imar kanunu ve mevzuatları açısından bina, yapı veya eklenti niteliğinde olup olmadığı, TCK’nun 184. maddesinde belirtilen ruhsat olgusu ile bağlantısının bulunup bulunmadığı, kanunda belirtilen teknik olgular da değerlendirilerek 3194 sayılı imar kanunu ve mevzutları çerçevesinde değerlendirmediği görülmektedir.


5- Davalının 1. Asliye Ceza Mahkemesi hakimliğinin 2005/350 E dava dosyasına sunduğu bilirkişi raporu ve savcılığın talebi üzerine hazırlanan ek rapor dilekçe ekindedir.


6- Ancak raporun (BİLİRKİŞİLERİN MÜTEALASI:) başlıklı paragrafında: “Bodrum ilçesi, Gümüşlük Beldesinde, Karakaya Köyü, Samanlık mevkii 2392 nolu, 10593.33 m2 alanlı parselde ve Kararkaya Köyü Samanlık Mevkiin 2393 nolu 21301,17 m2 alanlı parsel üzerinde inşaa edilen S.S. Gümüşlük Burçin Konut Yapı Kooperatifine ait binalarının olduğu yere mahkeme heyeti ile gidildi, gerekli incelemeler yapıldı, notlar alındı, fotoğraflar çekildi, dosyası da incelendi ve aşağıdaki hususlar tespit edildi.


Dosyasında yapılan incelemede: Şikayetçi Mehmet Salih Azaklı’nın 07.02.2005 tarihli, Cumhuriyet Savcılığına yapmış olduğu müracaatla:
1- Yapı denetim defterinin kooperatif yetkililerince şantiyede bulundurmadıkları,
2- Kiriş ve Kolonlarda kısa kenarları 25 cm yerine 20 cm yaptıkları,
3- Yapılan uyarıları kooperatif yetkililerinin dikkate almadıkları, iddiasında bulunduğu,”
tespitine rağmen şikayetçinin şikayet konularında da herhangi bir incelemede bulunmadığı, görülmektedir.


Özetle: Verilen raporla 07.02.2005 tarihinde verilen şikayet dilekçesinde “Kiriş ve Kolonlarda kısa kenarları 25 cm yerine 20 cm yaptıkları,” kiriş ve kolonların kısa kenarlarının projesine göre beton kalınlığının 25 cm olması gerekirken 20 cm yapıldığını bilinçli olarak yanıltarak 24.04.2007 tarihinde yaptığı incelemede: A-15, A-12, A-16, A-17 nolu binaların ONAYLI PROJESİNE UYGUN OLARAK KİRİŞ VE KOLONLARININ 25 cm ENİNDE YAPILDIĞI, KABA İNŞAATLARININ TAMAMEN BİTİRİLDİĞİ, SIVALARININ YAPILDIĞI, SERAMİKLERİNİN DÖŞENDİĞİ, PVC PENCERE VE DOĞRAMALARININ VE CAMLARININ TAKILDIĞI YERİNDE YAPILAN İNCELEMEDE TESPİT EDİLMİŞTİR.” Diyerek Mahkemeyi yanıltıcı beyanda bulunmuştur.


6- Bilirkişi; Belediye Fen Memurunun raporunu daha önce verdiği 14.03.2005 tarihindeki rapora nispeten düzenlemiş, kendi raporuyla; belediye fen memurunun raporunu düzeltme gayretine girmiştir. Yani Belediye fen memurunun kendi raporundan 2 yıl 40 gün önce hazırladığı raporundaki veriler üzerine kurmuş ve Belediye Fen memurunun raporunun yanlış olduğunu kanaatini oluşturmaya çalışmıştır.


7- Raporunda tüm binaların kiriş ve kolonlarının sıvadan önceki halini ölçmesi gerekirken, hiçbirini ölçmemiş diğer binlarında onaylı projesine uygun yapıldığını söylemiş binaların kiriş ve kolonlarını sıvalı haliyle ölçmüş ve bu ölçümü de ONAYLI PROJESİNE uygun yapıldığını söylemiştir. Bu ifadelerle mahkeme heyetini kandırmıştır. Yanlış karar vermelerine neden olmuştur.


8- İddia makamı davalı bilirkişinin 24.04.2007 tarihli raporunu yeterli görmeyerek 14.09.2007 yarihli duruşmada; “Yapılan keşif sonrası bilirkişilerin raporlarında söz konusu inşaatlarla ilgili mevcut durumun tespit edildiği yapılan inşaatların projesinde belirtilen ruhsatların söz konusu inşaatların mevcut durumu ile karşılaştırma yapılarak mevcut durumun tespitiyle ruhsata uygun olup olmadığı şeklinde rapor düzenlemesi gerekirken bilirkişinin mevcut raporunun yetersiz olduğundan söz konusu inşaatların ruhsata uygun olup olmadığı yönünden ek rapor aldırması talep olunur” diyerek raporun yetersizliğini tespit etmiştir.


8- Nitekim aynı duruşmada verilen ara kararda; “ Bilirkişiye meşruhatlı tebligat çıkarılarak İddianamede belirtilen eyleme yönelik olarak 5237 sayılı T.C.K. 184 maddesi gereğince eyleme yönelik olarak imar kanunu ve mevzuatı çerçevesinde plan, proje ve ruhsatlara fiili olarak uygun olup olmadığı hususunun raporda belirtilmediğinden ek rapor tanzimi için celbine” diyerek bilirkişiden ek rapor istenmiştir.


9- Bilirkişi mahkemeye verdiği 30.10.2007 tarihli ek raporunda; İnşaatların ruhsatının olduğunu belirttikten sonra; · “Yapılan binaların onaylı vaziyet, mimari ve statik planlarına uygun olarak yapıldıkları,
  •  Şikayette bulunan TUS görevini deruhte eden İnş. Yük. Müh. Mehmet Salih’in de 19.04.2005 tarihli kendi el yazısı ile yapılan inşaatların onaylı projelerine uygun olarak yapıldığını belirttiği tespitle kanaatimizi Yüce Mahkemenizin takdirlerine arz ederiz. 30 10.2007”
Diyerek binaları ölçmeden Şikayetçi Mehmet Salih Azaklı’nın delil niteliği taşımayan bir faks mesajına dayandırmış ve gerçeği mahkemeden saklamıştır. Yani Binalar onaylı projelerine ve statik hesaplarına dolayısıyla imar kanununa ve mevzuatına uygun yapılmadığını mahkemeden gizlemiş ve Mahkemenin yanlış karar vermesine neden olmuştur.


Ayrıca Raporunda Yapı Denetim Defterinin kooperatif yetkililerince şantiyede bulunup bulundurmadıkları, konusunda bir tespite yer vermemiştir. Defterin yazılmaya amade olup olmadığı rapora göre belli değildir.


Yukarıda yaptığımız tespitler 1. ASCZ. 2005/350 E dava dosyasında dosya içeriğinde mevcuttur. Bu dosaya içeriğinde kolon ve kirişlerin binaların plan, mimari ve statik projelerine uygun yapıldığını kiriş ve kolonların 25 cm eninde yapıldığını söylemiştir. Bu söyleme göre kiriş ve kolonların plan ve statik projeye uygun yapılması demek KRİŞ VE KOLONLARIN BETON KALINLIKLARININ 25 cm olduğunu söylemek demektir. Yani sıva hariç 25 cm dir demektedir.


Oysa Bilirkişler hakkında yapmış olduğumuz şikayet üzerine yapılan 2008/2579 sayılı soruşturmada EKREM KILIÇ 11.02.2009 tarihinde Cumhuriyet Savcısı ADNAN KAHRAMAN (39817) a vermiş olduğu ifadede “Ben 2007 yılı içerisinde Bodrum 1. ASCZ Mahkemesinin 2005/350 Esas sayılı dosyasında inşaat bilirkişisi olarak seçildim. Ve bu dosyaya bilirkişi olarak rapor sundum. Mahkemeye sunduğum raporların içeriği doğrudur. Her ne kadar müşteki dilekçesinde kolonların 22 cm olduğunu beyan etmiş ise de ben ölçümlerimde SIVASININ BİTMİŞ VAZİYETTE, KOLONLARIN 25 CM BOYUTUNDA olduğunu tespit ettim. Ve bu hususu raporumda belirttim” demiştir. Bu ifadesiyle Mahkemeyi yanılttığını itiraf etmiş olmaktadır.


Bilirkişi Ekrem Kılıç mahkemeya arz ettiği gerek 24.04.2007 ve gerekse 30.10.2007 tarihli ek raporunda mahkemeyi yanıltarak aşağıda yazılı sonuçların doğmasına neden olmuştur.


1- Adaletin gerçekleşmesine engel olmuştur.
2- Suçlular Kooperatif yönetim kurulu üyeleri ile müteahhit şirketin yetkilisi işlemiş oldukları suçtan beraat etmişlerdir.
3- Kamuya olan güven sarsılmıştır.
4- Evlerimiz ayıplı kalmıştır.
5- Bu ayıpların bir an önce telafisi mümkün iken ayıpların telafisi ötelenmiş ileri bir zamana kalmıştır.
6- 2005 ten bu yana sürdürülen mücadele atıl kalmış ayıplı binaların ayıplarının telafisi için mücadeleye yeniden başlamak gereği doğmuştur.
7- Vermiş olduğu mahkemeyi yanıltan raporla dava dosyası devam etmekte olan derdest davalarımızı ve Müteahhitle olan fesih davamızı lehimize delil özelliğini haksız yere menfi olarak etkilemiştir.
8- Derdest davalarımız için ve sanıklar için binaların kolon ve kiriş ölçülerinin yeniden tespiti yaptırılması gerekmektedir.
9- Evlerimizin ayıplarının telafisi doğru bilirkişi raporuyla 24.04.2007 tarihinden itibaren mümkün olacakken, bugüne kadar ve bundan sonra yeni bir bilirkişi raporuna kadar ayıplı kalacak ve telafisi belirsiz süreye ertelenmiştir.
10- İnşatlarımızın İmar Kanununa ve mevzuatına, palnına ve projelerine aykırı yapılmasına göz yuman yönetim kurulunun sanık üyeleri eylemlerine uyan cezalarla cezalandırılacaklardı. En önemlisi yönetim kurulu üyeleri olarak kooperatif üyelerini aldattıkları meydana çıkmış olacaktı. Gerçek açığa çıkmış olacak bu durum üyelerin yararına olacaktı. Biz üyeler bu rapor nedeniyle belirsiz bir süre daha zarar görmeye devam edeceğiz.


HUKUKİ NEDENLER : B.K., H.U.M.K., T.C.K., C.M.K., VE İLGİLİ MEVZUAT


KANITLAR : 1- 1.ASCZ.2005/350 E dosya duruşma tutanakları. 2- 20.04.2007 Tarihli Bilirkişi Raporu,
3- 30.10.2007 Tarihli Bilirkişi Ek Raporu 4- 2009/315 Karar,


SONUÇ VE TALEP : Davalı bilirkişi Ekrem Kılıç bilinçli olarak, kasıtla, mahkemeyi yanıltmak amacıyla rapor hazırlamış ve mahkemeyi de yanıltmış, sanıkların beraat etmelerinden başka imar kanununa ve mevzuata aykırı yapılan inşaatların ayıplı kalmasına neden olmuştur. Bu hareketiyle bilirkişi maddi ve manevi zarar görmemize, ayrıca süresi belli olmayan bir zaman daha zarar görmemize neden olmuştur. Yukarıda da saydığımız nedenlerle maddi ve manevi zarar görmemize neden olan davalının telep ettiğimiz maddi ve manevi tazminata karar verilmesini müvekkillerim adına arz ve talep ederim.


Av. Mürüvet Yılmaz



Hiç yorum yok: